Freitag, 20. Februar 2015

İGGÖ'ye Mektup ( Fuat Sanac sende okumalısın )

İGGÖ'ye  Mektup ( Fuat Sanac sende  okumalısın )



İslam kanunu  parlamentoda kabul edildi, ve  İGGÖ tam memnun olmasada kabul ettiğini   açıkladı. Diyalog Platformu adı  altında  Hükümetin 3 sene  önce  başladığı bu  planı  İGGÖ müslümanlara çaktırmadan sessizce  yürütmüş  taki geçen sene  Hükümetin İslam Kanunu  teklifini  Faut Sanac eli ile  açıklayana kadar. Fuat Sanac bundan sonra  Avusturya'da  temsil  ettiği müslümanları  bilgilendirmek  yerine yanına Muhammed Turhan'ıda   alarak  Hacca gitti ( Allah kabul etsin ) . İslam Kanunu  adı altında  ortaya  çıkan rezaleti  gören her sağlıklı  insan gibi  ben ve arkadaşlarım  harekete  geçtik. Müslümanları  2.  sınıf  vatandaş  gören, sürekli  tehdit  altında  kalması  gerektiğini  düşünen bir siyasetin olduğunu  biliyordum, ama bu  düşüncenin kanun olabileceğini ben bile hayal  edemedim. Bence burda işin daha vahim tarafı  müslümanları kontrol etmek için yine müslümanların seçtikleri  temsilcileri kullanmaları. Eğer Fuat Sanac  bir Uluslararası  şirkette Menejer  olsaydı , bu  yaptıklarından dolayı Şirkette  hisse sahibi olanlar  hakkında  usulsüzlük davası  açarlardı. Herhangi  bir dernekte, eğer dernek  başkanı  dernek üyelerinin haklarını korumaz ise dernekler yasasına göre Olağanüstü toplantı  düzenleyip dernek başkanını görevden alabilirlerdi. Ne yazık ki  ama Fuat  Sanac  Avusturya devleti ile yapmış  olduğu  antlaşma üzerine Avusturya'da yaşayan müslümanların  üzerinde Demoklesin  kılıcı  gibi Radikaleşmemizi engelleyecek.

Fuat Sanac'ın  yapmış  olduğu Röportajlar mantıksal tutatsızlıklarla dolu.  Özellikle Almanca yaptığı  Röportajlar  ile Türkçe yaptığı Röportajlar sanki iki  farklı  dünyayı  anlatıyor. Hatta Avusturya'da yayın yapan bir  Türk televizyon programına bu kanuna karşı olanların aşırı, salafist ve  dış mihraklar tarafından  yönetildiklerini  söyledi. Kendi  kulağımla  duyunca  ilk önce şaşırdım ama  olayın vehametinide orda anlamış oldum. Olayın  başından    bu yana Fuat  Sanac  hepimizin gözü önünde  Oskarlık  bir  performans  sergiledi. Aslında  biz  müslümanlar olarak Avustruya'lı  Siyasertçilerden alışkınız  ama müslümanları  temsil eden  insanların islamıda  temsil  ettiklerini  düşündüğümüz  için bilakis  onların  bu  alenilikte  ve açıklıkta bütün  bir müslüman  cematı ile dalga geçmesi  hiç yakışır bir şey değil. Benim asıl merak ettiğim  bu  denklemde diğer  etkenler. İGGÖ  ve  onun şu anki  başkanı  Fuat Sanac sonuçta  son Anayasa ile yeniden organize  olan ve Avusturya'daki  temsil edilen büyük bir  müslüman  çoğunluk tarafından  seçildi. Uzun süren Anas Schakfeh döneminden sonra, aslında  benim içinden yeni bir nefes ve umut olmuştu. Bu  müslüman çoğunluk  Avusturya'da  bulunun en önemli  Türk derneklerinden  oluşuyor. Bu en önemli  Türk dernekleri istedikleri  adayı  yani  Fuat Sanac'ı  başkan yaptılar. Yeni  Anayasaya  göre  bütün önemli derneklerin bir temsilcisi  cami olmamalarına   rahmen MJÖ de bir temsilci bulundurmakta. Bu Obersterat  denen  en yüksek  mecliste  Fuat Sanac  başkanlık ediyor  Anayasaya göre Fuat  Sanac'ın  görevi  dışarıya karşı  temsil etmek, yoksa  kararlar Schurarat ve Obersterat  tarafında  alınıyor. Eğer  Fuat  Sanac  Obersterrat ve Schurarat 'in bilgisi  dışında hareket edip  bu kanunu  kimsenin haberi olmadan  pazarlık etti ise,  kanunen  taşıdığı  sorumluluğu  aşmış olur. Eğer bu  pazarlıkların  Obersterat  ve Schurarat'ın  bilgisi dahilinde yapmış  işe Türk derneklerinin  olanlardan başından beri haberleri var.

Bugün Avusturya'da yaşayan  müslümanlar  için  bir utanç  günüdür, kendi  seçtikleri  yöneticiler  siyasi iktidar ile anlaşıp müslümanların aleyhine karşı bir kanun çıkardılar.  Bu kanuna göre 2. sınıf  vatandaş olan  müslüman bundan sonra  İGGÖ başkanı  tarafından denetlenecek. Avusturya'da kimin  müslüman   olup olmadığına  İGGÖ başkanı  karar verecek. Bundan sonra hiç kimse 100 kişilik bir cemaat bulamadan cami  açamayacak. Eğer cami  açmak isterse  ilk önce  İGGÖ'den izin alacak ve onların denetimine girecek. Fuat  Sanac  Standarda verdiği  Röportajda  Başbakanın olağanüstü  yetkilerinde  şikayet ediyor. İslam  kanundaki  süper yetkileri  olan bir İGGÖ başkanı kendisini  hiç rahatsız etmiyor. İslam  kanunu  rezaleti ilk ortaya  çıktığında eğer  dernekler hızlı  bir şekilde davranıp  Başkanı  görevden alarak  çok net  bir mesaj vermiş olacaklardı. Hiç bir Dernek buna  yanaşmadı  bir kaç STK dan başka  kimse ses  çıkarmadı. Bütün dernekler  topluca basın  açıklaması  yaparak başkanlarının arkasında olduklarını  söylediler.  Başkanda kendini oraya seçen  insanların  istediği  doğrultuda  hareket etti. Buraya kadar olan olay  gayet yasal burda  yasal olmayan  bu pazarlıkların ve kararların  müslümanlardan  gizlenmesi, İGGÖ  bu kanundan sonra Avusturya'daki  meşruiyetini kaybetmiştir. Hukukta bile  hiç  bir  Avukat  müvekkiline karşı tavır alamaz  eğer   böyle  bir şey yaparsa Avukatlığını kaybeder. Ne yazık ki  İGGÖ başkanı  temsil  ettiği müslümanlara karşı yapılan bir kanunu kabul etmiştir.

Medyada islam  hakkında konuşan insanlara bakınca  benim  midem bulanıyor,  çoğunu izlemiyorum  ve okumuyorum, ruh sağlığıma zarar verir  diye. Kendine İslam  uzmanı  diyen şarlatanların yanında müslümanların  temsilcilerine bakinca onlarin  neden Islam uzmani oldugunu anlayabiliyorum. Bu  rezaletin bir faturası  yok mu ? Varsa eğer  kim bu  sorumlu ? Fuat Sanac mı ? Dernekler mi ? Dışişleri bakanlığı  mı ? Bu islam kanunu  ÖVP, SPÖ  ve İGGÖ  tarafından ortak  pazarlık edilip imzalandı. Yürürlüğe girdikten sonrada  İGGÖ tarafında  sessizce kabul edildi. Artık  müslümanları  gözetecek devlet tarafında  kontrol edilen bir Diyanet işleri oldu hayırlı uğurlu olsun. Bundan  sonra Başbakan yada Dışişleri başkanlığı   Cuma  hutbelerinin  içeriği hakkında müdahale ederse hiç şaşırmayın. Eğer Hutbeler ve Vaazlar  Başbakanlık tarafından ortak bir şekilde  Almanca olarak  yazılırsa  bunu ilk kabul edecek olan  İGGÖ olacaktır. Memnun  olamasalar bile kabul etmiş  olacaklar.


Müslümanların  bu  halleri yüzünden  gencecik  çocuklar öfkelerinin, çaresizliklerinin sonucu olarak protesto  ediyorlar Suriye'ye Irak'a  kaciyorlar. 2014 yılında  dünya  ile synkron yaşayan  bir gençliği bu  İslam Kanunu ile  kontrol altínda alabileceklerini mi  zannediyorlar? Avusturya'daki  camiler  ağırlıklı  olarak  Türk camileri bu kanunda  etkilenecek. Gelişen şartlara  uyum sağlayamayan  kendini  devam ettirecek bir gençlik  yetiştiremeyen her siyasi  görüş yok olacaktır. İGGÖ içinde otoriterliğe gitmek ve  süper yetkileri olan bir  başkan ve başkanı bile görevden alabilecek bir Başbakan  ile siz Sıkıyönetim kanunu  yapmış oluyorsunuz. Yani  Demokratik bir toplumda  dini bir azınlık  anti terör kanunları ile yönetilecek. Post-Koloniyalizm deniyor  bu olaya. Kolonilerinde  kullandıkları  gibi  Post-Kolonial  siyasette de  bizzat azınlığın içinden kişiler seçiliyor. Varşova ayaklanmasının  efsanevi  komutanı Marek Edelman Gettonun içinde, yokluk ve sefalet içinde  nasıl  ayaklandıklarını anlatırken; ilk önce Judenrat'ı ortadan kaldırdıklarını belirtiyor. İKG (Israilitische Kultus Gemeinde ) Yahudi  Cemaati  1945 yılına kadar kapanmıyor. Bizzat  Naziler ile ortak  çalışıyor. Gettoda yahudileri yönetmeleri için Judenrat Naziler  tarafından  kuruluyor. Bu Yahudi meclisi  gettoda yaşayan  yahudilerden  oluşuyor. Bunların  durumu  diğerlerinden biraz daha  iyi sadece bu  şekilde Nazilere Gettoyu  yönetmeleri için yardım ediyorlar.  Avusturya'daki müslümanlarında  artık uyanmaları gerek,  ilk önce müslüman  temsilcilerden  başlasınlar sonrada Avusturya siyasetçilerinden. Bakalım yakında  Avusturya'da seçimler var bu kadar tantanadan sonra  seçim sonuçları ne  olacak bende çok  merak  ediyorum? Bakalım bu  sefer  bu kanunu çıkaran ÖVP ve SPÖ den hangi  vekil adayı  gelip  bizden oy isteyecek. Sizi bilmiyorum ama ben bu  defa şu  İslam kanununu  soracağım ?





Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl 2020 Wien

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl  2020 Wien  1- Für alle Wiener Schulen 2 Wochenstunden Angebot: Empathie,  soziale Verantwortung ...