Dienstag, 25. Oktober 2016

Sevan Nişanyan Ak partiyi kurtarabilir mi ?


Sevan Nişanyan Ak partiyi kurtarabilir mi ?


AK parti gönüllüleri, Reisçiler, Türkiye sevdalıları , eski islamcılar şimdinin muhafazakar vatandaşları , bir partiyi, bir siyasi görüşü sevmek onu sorgusuz sualsiz kabul etmek değildir, en azından düşünüyormuş gibi yapabilirsiniz , Biri bana darbeden bir hafta önce gelip Türkiye'de darbe olup olmayacağını sorsaydı, ben ona neden olmayacağını uzun uzun anlatırdım, Cumhurbaşkanı'da benim gibi eniştesinden öğrendi darbeyi ve ne yazık ki ( yada rahmet de diyebiliriz ) 15 Temmuz bize  acı bir gerçeği gösterdi, bir felaketin eşiğinden döndük, ilk önce Allaha sonra da Türk milletine şükürler olsun bu badireyi atlattık, bu öyle bir şok olduki Yenikapı ruhu ortaya çıktı, çünki herkes korkmuştu, Metin Feyzioğlu bile çok korkmuştu, o bile televizyonda Tayyib'i görünce cok sevinmişti, işte bu felaket herkesi etkiledi, bence olayın rahmet boyutu bu, yani siyaset ancak siyaset kurallari ile yapılır, oda açık, şeffaf ve hesap verilebilir olmak demek, darbeden hemen sonra Adalet Bakanı Bekir Bozdağ verdiği bir basın toplantısında yeni devleti böyle tarif etti, açık, şeffaf ve hesap verebilir, siyaset çözüm üretmektir, siyaset bir gelecek ve geçmiş tahayyülüdür, bu bağlamda Ak parti aslı itibari ile Adalet ve Kalkınma için yola çıktı, şu ana gelene kadar bir çok badireler atlatıldı, evet bende bunların farkındayım, Kemalist dabecilerden kaçarken Cemaate sığındılar Cemaat de onlari ilk fırsatta sattı ben hiç bir savcıdan Cumhurbaşkanı hakkında Terrör örgütüne yardım ve yatakçılıktan dava açsın demiyorum, ama şu adalet artık vatanımda uygulansa iyi olur.

Ben 2011 yılında 62 tane özel üniversiteye başvuruda bulundum, Avusturya vatandaşı olduğum için devlet üniversiteleri çok zor, bu 62 başvurunun 6 tanesinden geri dönüş oldu, bunların 3 tanesi mailinizi aldık gerek olursa biz sizinle kontağa geçeriz, iki tanesi seneye tekrar başvurmam gerektiğini söyleyen, bir taneside benimle derhal görüşmek isteyen bir mail. Kayseri Melik Şah Üniversitesi ertesi gün cevap yazıp gelin görüselim dediler bende gitmedim, ama merak ettim ve sayfalarına girip baktım biraz inceledim, bu başvuru sürecinden bütün Üniversitelerin websayfalarını gezdim araştırdım, bazılarının websayfası bile yoktu o üniversitelere başvuru yapmadım, ama Melik Şah bu universiteler icindeki en professiyonel olanı idi, öğretim görevlilerinin çoğu yurt dışından yabancı, ve hepside kendi alanlarında uzman kişiler, eğer ben o zaman gitseydim suan işsiz kalmis olacaktım, tamam Avusturya vatandasi olduğum için biraz geç bile olsa yine Türkiye'den çıkma şansım vardı, peki ya çıkamayanlar ? Benim yakından tanıdığım 2 kişi var, ikiside evli çocukları var, ve suna özel öğretmen bile olamıyorlar, ekonomik olarak batmış durumdalar ve dahada kötüsü hain olarak görülüyorlar. Bizim birlik ve bereberliğe değil adalete ihtiyacımız var , bu hafta yeni bir Adalet kanun paketi geçti içinde güzel noktalar var, Uzlaştırma'ya bayağı önem vermişler, adalet sistemini görülür bir şekilde işler hale getirmek lazım bunun içinde mahkemeden önce tarafların uzlaşması sağlanmalı, ve mahkemenin üzerindeki yük azalmalı,

Sevan Nisanyan Türkiye'nin vicdanıdır, o kadar maymun ben akademisyenim diye ortalıkta gezerken Sevan ilmi ile hapishanede çürümekte, türkçenin Titz'ten sonra ilk ve tek Etimoloji sözlüğünü yazacak kadar türkçe bilir, kendini türk milliyetçisi zannedenlerden çok daha iyi türkçe bilir, Kuran hermineutigi yapan tanıdığım tek türk ilim adamı ben Sevan Nisanyanın ilahiyat fakültesinin başına getiririm biraz çeki düzen versin, biraz yol yordam göstersin diye adamda 10'a yakın dil var dünya literatürüne cok hakim, en son Sahihi Buhariyi arapça okuduğunu söyleyince ben müslüman olarak kendimden utandım, ki kalkıp bu adamın müslümanlığını test edecek durumda değilim, benim için esas olan dil ile ikrardır, eğer birisi ben müslümanım derse bu yeterli, iman kalptedir kalpleride yanlız Allah bilir, onun için Sevan müslüman mı ben kafir miyin ? Bunlar yersiz konular ama bana sorarsanız ben sevan nisanyandan Kuran hermineutiği okumayı Cübbeli Ahmet hoca okumaya tercih ederim, kimse kimseden özel yada tüzel değildir, herkes ilmi ile hali ile ayrılır, Sevan Nisanyan hep zulme adaletsizliğe karşı geldi ben aksini görmedim, son 7 yıldır yazdığı herşeyi okudum hemde zevk  ile okudum bazı yazılarını birkaç defa okudum, siyasi tavrını ve tutumunu biliyorum, benim gözümde kendini Reisçi diye tanıtan herhangi birinden daha çok Türkiye'yi seviyor Sevan, Sevan Türkleride cok seviyor, bence en güzel türkçe düşünüyor, Sevan başka dillerde nasıl düşündüğünü bilmiyorum ama türkçe düşündüğü için çok mutluyum, onun gibi birisini tanıdığım için çok mutluyum, haksız yere zindanda yattığını bildiğim için mutluyum, onun bir gün zindan dan çıkıp alnı açık bir şekilde gezerken bazılarının utanacaklarını bildiğim için mutluyum, düşünsenize adamın yattığı suçtan yatan başka kimse yok, ne kadar acı verici degil mi ? Kendi doğduğun vatanın seni sevmiyor, yaşadığın topraklar seni istemiyor bu zindandan daha acı verici birşey, Türkiye'de Sevan Nisanyan gibi insanlara ihtiyacımız var, ona kapasitesinde işler yaptırmamız gerekirken zindanlarda çürütüyoruz

Sevan peygambere hakaret etmiyor , peygambere en büyük hakareti Cübbeli Ahmet yapıyor, bu sizin ağırınıza gitmiyorda Sevan deyince mi üzülüyorsunuz? Sevanın peygamber hakkındaki görüşü beni ilgilendirmez, adam İsa'yada Musa'yada inanmıyor, Muhammed'e neden inansın? peygamberi savunacaksan adalet ile hükmet emin ol peygamberde senden bunu ister, ayrıca senin peygamberin Sevan tarafından yıpranacak biri mi? Ve onu senden başka kimse koruyamayacak mı ?

Cemaat hala Ak parti sempatizanlarından daha samimi ve professionel, başarısız oldular çünki halkı hesap etmediler, bende beklemiyordum itiraf edeyim, ama Cemaat hala Ak parti güruhundan çok daha ileri, tamam Cemaatte akademisyen bilgi, teori yok ama en azında lise düzeyinde matematik verecek yetişmiş elemanları var, cemaat büyük sosyal teoriler ortaya atamıyor ama daha geçen hafta Avusturya'da "Biber" adında gençlik dergisinde Enes Kanter'in röportajı vardı , daha Ak partili vatan, millet, sakarya diye gidiyor Allaha şükür halk sokağa döküldüde Reis'ciler biraz nefes alabildi, eğer cemaat darbede başarılı olsaydı ilk önce Reis'çileri belleyeceklerdi ama çok şükür olamadılar, Sevan Nisanyan muhtemelen cemaatçı olan ve görevden alınan bir hakim tarafından hapse atıldı, buda demek oluyor ki, oda en azından adil bir yargılanmayı hak ediyor. Bakın sevgili Ak parti sempatizanları bu darbeye nasıl gelindi diye sormuyorum tamam Reis özür diledi, istediği herşeyi verdik halkım beni affet dedi işte bundan sonra Sevan'da adil bir şekilde tekrar yargılansın, darbe öncesi her hüküm zan altındadır, eğer böye şüpheli bir durum varsa derhal giderilmeli.

Evet bende kendimi AK parti sempatizanı olarak görüyorum, şuan ki halini pek beğenmiyorum ama sonuçta Türkiye nin en büyük toplumsal hareketi ve eğer birşey yapılacaksa bunuda AK parti yapacak onun içinde AK partiye lazım olan ilk şey gerçek bir muhalefettir, eleştiren, yapıcı bir muhalefet, alternatifler sunan bir muhalefet onun için Sevan'nın derhal hapisten çıkması lazım ve AK partiye yakın bir gazetede yazı yazmaya başlaması lazım,









Donnerstag, 16. Juni 2016

Biri şu freni patlayan kamyonu durdursun !

Biri  şu freni patlayan  kamyonu durdursun !


Bugün yanı tam Schurarat'ın toplanmasından  üç gün  önce  Fuat Sanac  bir mail atıyor. Bundan bir hafta  önce ama  ortalığa zaten bir defa ertelenmiş  olan İGGO secimlerinin yine erteleneceği konusunda dedikodular  yayılmıştı,  bu mail ben dahil kimseyi  şaşırtmadı, böyle bir rezaleti ne yazık ki  bekliyorudum, Neyse  Fuat Sanac zaten Islam-Kanunu  nu yapan  başkan  olarak  tarihe  geçti  evet  haklı  Avusturyadaki islam yasasından  dünyanın haberi   oldu bir  kendinin haberi yok. Ben geçen sene Avusturalyada bir radyo istasyonuna  röportaj   verdim,Kendisi  tekrar aday  olabilir  bunda bir sorun görmüyorum o  kendisinin tercihi  ayın 19. seçim  olur adaylar çıkar kendilerini  gösterirler ve delegeler seçer,  kimsede buna  itiraz etmez.

Bir hafta  önce Fuat Sanac Avusturya'nın  necip  türk  basınına bir demeç verdi, kendi  aralarında geçen o ilginç   sohbeti  facebook ta ( şimdiye kadar 1926  kişi izlemiş ) izledim, 20  dakika boyunca yaptığı  reformları ,  yenilikleri, ve  hizmetleri  saymakla bitiremedi,  bize hala  bu  Isam-Kanunu rezaletinden  bahsetmiyor,  hala dış mihrakları bir tehdit  olarak görüyor,  ne ilginç degil mi,  Faut Sanac  üç tane  gazeteci ile  20 dakika bir program yapıyor, ve hiç kimse  islam-Kanunundan bahsetmiyor.

Bugün Sanacın yolladığı  mail rezaletin son  noktasıdır,  şimdiye  kadar bu Islam-Kanunundan en çok zarar gören ATIP oldu,  başkan dahil  bütün diğer  dernekler  utanmadan  ATIP'ın arkasından  oyun çevirdiler,  islam kanununu  kendi anayasalarını  çiğneyerek,  usulsüzce  çıkardılar,  kurumsallaşmadan bahseden Fuat Sanac   Hakem Kurulunun  nerde  olduğunu bilmiyor ama  bunda  bir sorun yok,  ben bizzat hakem kurulunda adı geçen (  bu  bilgilere  internet sayfasında  ulaşabilirnisiz sizde deneyin lütfen ) insanları  telefon  ile aradım mail attım  hiç birisinin  Hakem Kurulunda  olduğundan  haberi yok, ve Fuat Sanac  bu  kurumun  başkanı,  ey  müslüman utan utan. Ama  bütün ortadoğo  despotlar gibi oda 5 sene içinde  tam 11  işçi istihdam etmiş   parasınıda  kendisinin bile maaş almadığı  bir kurumda  başkalarına ödeterek veriyormus  ey müslüman utan utan, bu  adam utanmadan müslümanların  temsilcisiyim diye  çıkıyor, konuşmaktan  aciz, birisini  hala  o makamda tutmak  ayıptır ayıp.  Komik olmak trajedinin bir sonraki  aşamasıdır, kim bu adama dur diyecek

Fuat Sanac  1.  mayıs 2016  tarihinden  itibaren yani  yeni  Schurarat  üyelerinin  seçilmesinden sonra görev süresi  biter, cünki yeni  bir baskani seçecek  meclis  isimleri ile belli, toplanacağı  tarih  belli, ( 5  haziran  ilk termindi  olmadı,  hadi  acemilik  yeni kanun dedik)  19.  ertelendi, tam 2  hafta sonraya, ve terminden 3  gün  önce  görev süresi  bitmiş  olan başkan kendisinden sonra  gelecek başkanı seçecek  olan  meşru  mecilisin toplanmasını  uyduruk sebeblerden  erteliyor,  başkan daha dün hızını  alamadan OÖ  eyaletinde  kendisine karşı  kritik  olan Din dersi öğretmeninin görevine  lise  diplomasi sahte diye son verdi, senelerdir Din dersi ögretmeni olan  birisi nedense birden diplomasinin sahte  olduğu ortaya  çıkıyor, bu kişi  aynı zamanda  Fuat Sanac'ı  başkanlığa seçen OÖ Glaubensmeinschaft'in  başkanı yani din dersi öğretmeni olursa  Fuat onun  amiri oluyor  onu görevden alabiliyor, ama aynı  zamanda Murat Başer  Schurarat üyesi   yani  Faat Ssnacı  denetleyecek veya  görevden alabilecek tek  mecilisin   bir üyesi , şimdi  siz karar  verin  bakalım bu başkan  kimi hangi  sebeblerle görevden alıyor, bu kararı kim  ve  hangi  kurumla aldı? Ayrıca  bu  erleme yetkisini   nerde buluyor ?


Görev süresi  biten bir başkan sadece formel olarak gelecek başkan  seçilene kadar  meclisin açılışında  bir konuşma yapar  o kadar  ondan sonra yeni meclis  kendi yöneticilerini  yeni  delegelerle seçer,  Fuat Sanac'ın müslümanlara  hizmet etmek için can attığının   farkındayım, ama  bunun  için şu yeni  oluşan meclisin açılmasına  müsaade  etsin lütfen, bu şekilde  müslümanlar   demokratik haklarından  yararlansınlar,  kendi  başkanlarını  seçsinler,  belki Fuat Sanac tekrar seçilir, neden olmasın, bu kadar hizmet eden bir  başkan seçimden korkar mı?

Şimdi  artık zurnanın zirt dediği  yere geldik, şimdiye kadar tanıdığım  gördüğüm konu ile ilgili  herkesi sorumluluk almaya çağırıyorum,  birbirmizin yüzüne  bakabilmemiz için utanacak şeyler  yapmayalım, ey aklı başında  olan  müsluman ahali, sana sesleniyorum,  senin vicdanına, eğer  şu mübarek  ramazan ayında  Fuat Sanac'ın  20  dakikalık konuşmasını  sende dinle, sonra otur başını  iki elinin arasına koy, ve  Fuat Sanaci'n yerinde  , genç  almanca bilen, ilahiyat bilen Waldwirtel da doğmuş, HTL  okumuş sornada  ilahiyat  fakültesi  bitirmiş gencecik  bir başkan  mı istersin, yoksa  pazarlık yapacağı  kanunun almanca okuyamayacak bir Fuat Snac mı? Evet  kensidi söylemiyor ama  bugün  Avusturyada  bütün gazeteler  söyledi  İbrahim Olgun yeni başkan adayı, evet  seçilme şansı  Fuat Sanac'tan çok fazla, evet kendisi  ATIP bünyesinde çalıştı. Kendisine söylenebilecek  tek bahane  tecrübesiz ve gecn olması,  ben tecrübeli bir Faut Saanç'tan sonra tecrübesiz   bir İbrahim Olgun'un  cok daha  eftal olduğunu  düşünüyorum. 

İbrahim  Olgun Avusturya'daki  gecn nesli  temsil ediyor,  kendisi hem Avusturyalı  hemde Türkiye,  zamanımızın  sorunlarına  hakim, gençlerin, toplumun,  siyasetin sorunlarını  Fuat Sanç'tan çok daha iyi biliyor,  merak etmeyin,  ayrıca  kendisi  gerçek  ilahiyatçı, yani ne Fauat Saanç  nede  Ednan Aslan bir  ilahiyat  eğitimi almadı, ama İbrahim Olgun teolog'dur, bundan daha da  önemlisi, İbrahim benim tanıdığım , süre zarfında  hiç bir  kabalığını görmediğin dürüst bir gecntir.

Şimdi şu türk toplumunun necip  evlatları,  gençlere yol açın, emin  olun  onlar  ihtiyarlardan  cok daha  iyi  yaparlar,  ben şahidim, bir senedir, gecnler  ile birlikteyim, onların heyecanı, ve  azimleri beni umutlandırıyor,  evet bu Islam-Kanunu  hepimizi biraz sarstı, şimdiye kadar süren bu  devrin artık gitmeyeceği belli oldu,  FPÖ'nün  %50  aldığı  bir zamanda  sizce   müslümanları  temsil eden bir Fuat Sanac  mı, yoksa İbrahim Olgun mu daha  iyi olur?

Fuat Sanac'ın yolladığı  mail  kanunsuzdur,  kendisinin ne yetkisi nede selahiyeti vardır, İGGO meclisi bu kararı  ciddiye almadan ayın 19. toplanmalıdır,  ve kendi  başkanını seçmelidir, ama Fuat Sanacın yolladığı  iptal bildirisinde  ayın 18. de yani  bir gün önce  eski Meclisi  toplamaya davet ediyor, aslında  hukuken eski meclis  yenisi kurulana  kadar karar verme organıdır,  şöyle  oturup  yarıdan fazla bir  oy çokluğu  ile, Fuat Sanac'ı görevden  asla, sonrada  ayın 19. da yeni meclisin toplanmasına  karar verse, sonra  ayın 19. toplansa yeni yep yeni bir başlangıç yapsa, daha gecn aktif bir  ekip ile,zamanın sorunlarına çare arasalar daha  iyi olmaz mı ? Toplumsal sorunlar  çığ gibi büyüyor, Fuat Snac'ın  hic birşeyden  haberi yok , eğer  bu  adamı hala  o  görevde  tutarsanız  Allah bunun hesabını sizden sorar.











Donnerstag, 31. März 2016

Tayyip Erdoğan'a Gülünebilir mi ?

Tayyip Erdoğan'a Gülünebilir mi ?

Evet  yalancılık,  rüşvet,  adam  kayırma, hırsızlık gibi  kavramlar Avrupalı siyasetciler  içinde  bol  miktarda  bulunuyor,  onun  için hersene yapılan Anketlerde  halkın büyük bir  kısmı  masaya  yumruğunu  vuran  güçlü  bir lider  bekliyor  ama  öyle lider  çok şükür  çok sık çıkmıyor. Evet Avrupalı'ların Eurozentrik Avrupa merkeziyetci bir  ruh halleri var  ,  işin  kötü  tarafı da  bu  hal  sağından soluna  bütün Avrupa'da  görülebilmekte. Ben  bu  insanları   Hümanist eğitim sisteminin kurbanları olarak görüyorum, bu  bakış  bizim Kemalistlerin  az  gelişmiş  müslümalara  bakışına  çok benziyor onun  içinde Avrupa'da  en çok  kemalist, solcu,  aydınlanmacı  tipler  siyasette medyada  kariyer  yapabiliyorlar.

Avrupa'daki medya ise  rezaletin başka bir  boyutu,  metrolarda yerlerde  sürünen  bir  gazetenin  genel yayın yönetmeni islamın yasaklanması gerektiği  söylüyor, ve  bu  bir FİKİR  özgürlüğü  olarak  görülebiliyor. Peki Türkiye'de neler  oluyor ?  Benim şahsen  midem  bulanıyor  Türk gazetelerini  okurken,  eğer  midesi bulanmadan okuyan varsa  banada haber versin. Şimdi  gelelim BİZİM Ak partililere islamcılıktan  kemalizme çok hızlı bir geçiş  yaptılar kendilerini  tebrik  ediyorum, şimdeye  kadar eleştirdikleri  şikayet ettikleri ,  herşeyi  tek tek yaptılar şimdide topluca  7  düvele karşı  bir  kurtuluş savaşı  veriyorlar. Yok  ben  PKK  sempatizanı  değilim  hiçbir  zamanda olmadım,  ama en azından  barışın  düşman  ile yapılacağını biliyorum. Kemalizim  Türkiye'yi  senelerce   komplo teorileri ile yönetti,  dış ve iç mihraklar  hep bize karşı  oldu,  işte böyle şizofrenik  bir  ortamda  Ak  parti  geldi  ve 2010 yılında ders kitaplarından  düşman  ülkeler  kavrımı değiştirdi,  işte o  zaman  çok sevinmiştim, artık  histerik ve  paronayak  bir siyaset söyleminden çıkıyorduk,  işte böyle bir ortamda  barış  çözüm gibi  sözler edildi. Haklar ve  mağdurlar  görünür oldu. Şimdi  Ak parti histerik bir paranoyanın içinde ne yapacağını bilmeden  oraya buraya saldırıyor.

Evet Almanlar  Kıçları  ile  gülüyorlar  Türkiye'ye  ve adamlar yerden göğe  kadar  haklı. Bırakın Türkiye'nin  devlet  kanalında,  herhangi bir özel kanalda  siyasi  bir  komedi  var mı ? Siyasetçiler  üzerine gülebiliyor muyuz ? Can Dündar'dan  bir kahraman yaptı Ak parti,  ve  hala  herkes  hegemonial  güçlerden,  işbilikçi hainlerden,  paralel yapılardan bahsediyor. Zaman  gazetesini  uyduruk sebeblerle  hemde  rezil bir şekilde  kapatmak ise ayrı bir kepazelik. Ak partinin ilk önce  kendi  etrafındaki  yalakalardan  kurtulması lazım. Saçı  jölelilerden başlayabilir  ilk olarak, yoksa Faiz lobisi fena yapacak Türkiye'yi.

Siyasi  komedi  Almanlar'da eski  ve güçlü  bir gelenek,  çok  başarılı  kabaretistler var Volker Pisper ve Hagen Rether  yeterde  artar bile. Ben  bile onları izlerken  neden Türkiye'de  bu  kalitede bir sanatçı  çıkmıyor diye de  hayıflanıyorum.

Gelelim olayın en trajik  boyutuna. Türkiye'nin sorunu  iktidar sorunu değildir hiç bir  zamanda  olmadı,  çünki  iktidarı  tutan hep birileri oldu,  Türkiye'de sorun  muhalefet sorunudur. Ak partinin yanınadaki muhalefete  bakınca  bende en son seçimde mecburen Ak partiyi  destekledim,  ama  ben Ak  partinin zırvalıklarını,  saçmalıklarını, denyoluklarını  desteklemiyorum. Eğer  bir daha ki seçimde  aklı  selim bir  muhalefet çıkar  ise, emin  olun  nasıl Ak  parti zamanında  komploculara karşı  seçim kazandıyla,  onlarda  iktidara gelirler,  ama  yine sorun  ikttidar sorunu değil muhalefet sorunu.

Ak  partinin  muhalefete hemde  acımasızca eleştiren,  dalga geçen,  bir  mahalefete ihticayı  var. Kimse bana  Avrupanın  kepazalığını anlatarak  başlamasın  ben Avrupalı'nın  ikiyüzlülüğünü çok iyi biliyorum,  ama  içinde hiç bir suç  içeriği  olmayan bir  komik videoyu hemde diplomatik bir yoldan  kapatılmasını istersen,  Alman'da sana  götü ile güler ve buda senin  hangi seviyede  olduğunu  gösterir. Ne yazık ki şuan ki  kojuktürde   eğer yine birileri Türkiye'de bir reform, siyaset ve çözüm yapacaksa  o yine Ak partiden  olacak, çünki  Türkiye'de  yeni bir anayasa, yeni bir  siyaset  ve paradigma  isteyen başka bir güç yok.


Cumhurbaşkanı'nın   danışmanı  kim  bilmiyorum,  ama  Tayyip de  yanlış yapar,  ve yanılır. Ayrıca  Tayyibe de  gülünebilir. Youtube da  20.000 kişinin izlediği  bir videoyu, 1  günde 5 Milyona   çıkarırsan adamlar  sana  ikinci şarkıyı  bestelerler. Bende  şu sıralar  dilime doladım   Erdovi, Erdovo , Erdovan mmmmm ......... 




Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl 2020 Wien

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl  2020 Wien  1- Für alle Wiener Schulen 2 Wochenstunden Angebot: Empathie,  soziale Verantwortung ...