Alev Korun'a Mektup

Alev Korun'a Mektup

Alev Korun'a Mektup

Bericht der Salzburger Nachrichten über Pläne von Milli Görüs ("Die Nationale Sicht") die Imameausbildung in ihrem Sinne zu "privatisieren". Ich bin nicht oft einer Meinung mit Minister Kurz, hier aber absolut! Keine Parallelstrukturen zur geplanten universitären Ausbildung! Alev Korun

Alev  bakıyorum sen bile dayamadın artık. İslama  ve Müslümanlara  hakaret etmeyen bir Yeşiller Milletvekilinin  kariyer şansı artık  yok. Şimdiye  kadar  ortalıkta dolaşan Türk Siyasetçileri içinde en tutarlı olanı  sendin. Bunuda  her firsatta açıkça  hep ifade ettim. Benim için senin Gezi Parkı'nı desteklemen en doğal insanı hakkındır. Hiç  kimse "şiddet, kin, nefret söylemi  yapmadan, inandığı emin  olduğu her fikri savunabilir. Efgani Dönmez  bilmez ama sen John Locke okumuş birisin. Öyle  çok  uzak  zamanlara  gitmeyelim, Siyaset Bilimci  olarak  Şirvan Ekici'den daha zeki olduğunu biliyorum. Şimdiye  kadarda Avusturyadaki Türk  Siyasetçileri içinde en vicdanlı olanı idin. Efgani Dönmez  olayında senden  daha Foucoult'cu bir tavır  beklerdim. Sömürü  artık sınıflar  üzerinden yapılmıyor,  kimlikler  üzerinden yapılıyor. İş bulamayan,  ev  bulamayan, başörtülü bir  kız, bunun sebebide  Avusturya  medyasında, eğitim sisteminde ve siyasetinden  ısrarla ve sürekli  yürütülen, bir  toplu kin, nefret pompalanmasıdır. Ne iğrençtirki Avusturyada ki Müslüman ve  Türklere  hadlerini  bildirmeleri için, kendi  elleriyle ve  itina  ile seçtikleri, İdol göçmenler, her fırsatta görevlerini başarı ile yerine getirdiler. Ne yazık ki  seni Yeşiller içinde  kendi solcu değerlerini bile ayaklar altına alarak destekleyecek bir Peter Pilz yok. Efgani Dönmez  için,  göğsünü siper  eden Pilz senin için parmağını bile kıpırdatmaz. Yeşillerin geldiği  son nokta aşırı  sağın biraz solu, buna İsmet İnönü  ortalın solu derdi  Türkiye'de  bütün kavramlar yer değiştirdi. Son zamanlarda  FPÖ  bile Dönmez'e  yetişmek için, yeni  arayışlar  içinde. Ama Mölzer bile FPÖ  için artık çekilmez  olmuşken , Efgani Dönmez ile aynı partide  olmak senin gibi  vicdan sahibi birini üzdüğüne  eminim. Facebook  üzerinden  bize  ulaştırdığın (  ve  diğerlerine)  mesaj; bende artık  Efganı Dönmez  gibiyim bakın  der gibi. Bu ülkede Konkordat var (  bak mesela Konkordatın ne olduğunu Efganı bilmez) Din savaşından sonra sekülerleşme sürecinde Avrupa'da dinler  otonomi  kazandılar, Avusturya'da 1934 yılındaki antlaşma  ile dinlerin otonomisini kabul eder. Yani Alev Katolik Kilisesinin paralel eğitim kurumları,  onların  hakkıdır. Burda da Milli Görüş bu haktan tasarruf ediyor. Yani senin anlayacağın dil ile söyleyim; Katolik Kilisesi  hangi deve çobanını afrikadan getirip rahip yapmak isterse,  sen buna  karşı birşey yapamazsın. Çok net  bir şekilde  hemde analoji yaparak anlattım. Şimdi bence sen git o  Hukuk fakültesini bile bitiremeden dünyanın en genç  Dışişleri bakanı olan, arkadaşa olayı  tekrar anlat. Onun yanında Ednan Aslan var ve  onu çok yanlış bilgilendiriyor.

İşin bence trajik tarafı, senin bile Yeşiller içinde artık, çok solda  kalman. Yeteri kadar Milletvekilliği yaptın, simdiye kadar da  çok iyi yaptın. Ama  artık Yeşillerde  kalmak için FPÖ sloganları,  ÖVP  politikaları yapman gerekiyorsa, bence sen tez elden istifa et. Hayatını sürdürmek için illa Milletvekili olman gerekmiyor,  hem sen başörtüsü bile takmıyorsun çok daha  rahat  iş bulursun,  özel sektörde. Okuduğun  onca siyaset  bilimi tezi ve kitabını düşün, ve çocuklarının nasıl bir  ortamda  büyümesini, okula gitmesini, ve yaşamasını istiyorsan  öyle davran. İşte  o zaman Eflatunun ideal devletine  ulaşmış olacaksın.  Elbette nasıl Efganı Dönmez gibi birisini,  bu  hale getiren bir sistem varsa  aynı sistem seni kendine çevirmeye zorluyor (  Diskurstheorie sen bilirsin ). Sen Avusturya lisesi okumuş birisin, bizim gibi fakirlikten buraya gelmedin, biz bize çekilen bunca  çileye  rağmen  burdan  gidemeyen  gariban  insanlarız. Ben bile hala  yüreğimin bir  köşesinde taşıyorum bu duyguyu ama dedikya garibanlık yapamıyoruz, bu  aşağılamaya bu  rezalete  rağmen, gidemiyoruz. Yok Stockholm sendromu değil, Neo-lİberal dünya sisteminin yeni  köleleriyiz biz. Sen hem sosyal seviye  olarak hemde ekonomik seviye  olarak daha iyi  yerdesin. Yani  artık, bir taraftan mülteciler için çalışıp  sonrada mültecilerin  okulunu kapatmak istemek biraz abes  kaçıyor. Kendin ile  bu kadar çelişme yoksa sende  farkına  varmadan Efganı gibi  olursun yanı  kendi  kendine yabancılaşma ( Entfremdung ). Efganı anlamaz ama Hegelin efendi köle dialektiği çok komplex bir teoridir, bence sen en kısa  zamandan tekrar Hegele geri dön,  kendine yabancılaşma. Sen eskiden Sol Liberal olan bir  partinin Milletvekilisin,  nasil olurda ÖVP li bir manken siyasetçinin yasakçı politikasını savunabilirsin. Bu talebin ÖVP den gelmese bile, bir şeyi yasaklamayı  talep etmeden  önce  biraz daha  düşünmen gerekmezmiydi. Ben burda Heybeli Ada Ruhban okulunun açılmasını yürekten istiyorum. Sende Milli Görüşün imam hatip okulunun açılmasını yürekten  isteyebiliyormusun? Gel beraber bütün yasakları kaldıralım, seninle  ortak  bir  bildiri yayınlayalım. Sebastian Kurz a  karşı olarak. Biz Heybeliada Ruhban Okulunun derhal açılmasını, ve Milli Görüş İmam Hatip Okulununda engellenmemesini talep  edelim. Eğer bunu yeşillerde yapamıyorsan bence sen bırak orayı. Vicadanınla ve  İnsanlığınla çocuklarının yüzüne başını eğmeden bakarak yaşa. Eğer  istersen bize  katılabilirsin, sana dolgun  maaşlı bir iş veremiyeceğiz çünki bizde  işsiz  kalıyoruz sürekli bütün istatistikler hep  bu  oranı doğru çıkarıyor. Biz senin kadar şansli değiliz mücadele etmemiz  lazım bu  acımasız Diskurs bizi engelleyemez.

Şimdi birde herşeyin üstüne Erdoğan nefreti  başladı, yine bildik simalar,  al  birini vur  ötekine, insan yüzüne  bakarak ancak bu kadar aşağılanabilir. Söylediklerinin kendilerinden başka delili olmayan işsiz kalma  korkusu terleri  döken, siyasetçiler  izliyorum son iki haftadır. Sende doğal  olarak bu  cadı  avında sesini duyurdun. Biz senden nefret etmiyoruz utanmıyoruzda , yakında  Ramazan gelecek senin için  bir  önemi olmayabilir ama biz burda  biraraya  gelip camilerde, lokantalarda, derneklerde cümbür cemaat  Ramazanı yaşacağız. Eğer istersen sende  gelebilirsin hemde Milli Görüşün camisine sana yemin ederim ki, sana senin  utandıracak kadar  hürmet edecekler, çünki Ramazan ayı bereket ve merhamet ayıdır,  onun için biz sevdiklerimiz  görmeye daha fazla çaba  gösteririz. Türk Siyasetçileri arasında en fazla seçmeli oy alan siyasetçisin. Ben burda  diğerlerinin adını bile anmıyorum. Ama sende bilmektesinki senin aldığın oy yanında Resul Ekrem Gönüştaş Avustruyada 3. sıraya  girdi. Sen  onun aldığı oyu  alsan bu ülkeye  Başbakan  olurdun ama  onu belediye encümeni bile yapmadılar. Resul Ekrem Gönüştaş  hani senin Kurz ile beraber  olup okulunu yasaklamak istediğin Milli Görüşün adayı. Korkmana  gerek yok, senin ve Efganı Dönmez gibi siyasetçilerin, biraz daha zamanı var, SPÖ  hala Milli Görüşten oy aldığını   kendisini bile  bilmiyor ,  utanıyorlar siyasi ortam  o kadar  kirlenmişki,  bir siyasi  parti, seçmeninden  utanırmı ?  Vay  bizim demokratlığımıza  vay bizim solculuğumuza. Alev sen vicdan sahibi  birisin, ben üniversite bitiripte ateş gibi delikanlıların, taxide  çürüdüklerini gördüm. Bunlarin içinde sadece  Ak parti seçmeni yok, bizzat laik, kelamist ahalide mevcup, bunun yek sebebi, seninde  şimdi dahil  olduğun, o siyasi  terör  ortamıdır. Ben mücadeleme  hiç ara vermedim  ve  vermeyeceğim. Ama  her zaman  vicdanımla yaşacağım, sanada eski  bir dost  olarak vicdanının sesini dinlemeni tavsiye ediyorum. Ben Erdoğanın yanına  gideceğim, amacımda Avusturya siyasi  Diskursuna bir mesaj yollamak.

Eyy... Avusturya siyaseti, sizin  integrasyon dediğiniz şey  çoktandır bitti, şimdide cesedini kaldırıyoruz. Sizin bize  itina ve  özenle seçip dayattığınız  o örnek siyasetçiler, görevlerini yeterince yerine  getiremediler, yoksa bu kadar  insan hala Erdoğanın  peşine  gitmez,  herkez iş bulur çalışır ve öyle İmam hatip okulu falanda açmazlardı. Ama seninde  gördüğün gibi türkler  hiçte  kendilerinde beklenen şeyi  yapmıyorlar, Erdoğanı karşılamaya  giden kalabalık, Avusturya siyasetine  diyorki, yeter artık bırakın şu münafıklığı. Burdaki Türkler ne trenlerle  nede  uçaklarla taşınabilecek bir sayıdalar artık. İşin  ironik tarafı Türkleri sinir dışı ederken yine  Türkler  işçi olarak lazım  olacak, yoksa  kim sürecek trenleri,  uçakları ,kamyonları? Münafıklığı  bırakın Türkler  Avusturya kanunlarına  saygılı ve barış içinde yaşamak istiyorlar. Evet  hem camilerini yapmak  istiyorlar hemde İmam Hatip okullarını. Türkler çoktandır integrasyonu çözdüde Avustruya siyaseti  bir türlü  çözemedi. Bakın Türkiyede bile artık, Sosyal Demokratlar şeriatçı  bir Cumhurbaşkanı adayı  gösterebiliyorsa, Avusturyada en kısa  zamanda Resul Ekrem Gönültaşa hakkını verip Milletvekili yapmalı.