Sonntag, 8. März 2015

Bu kanun kimlere dokunacak ?

Bu kanun  kimlere  dokunacak  ?


Lütfen yazının  içeriğine  konsantre  olun,  ben yine arada bir zıvanadan çıkabilirim,  çünki size anlatacaklarım sınır bozucu şeyler. Şimdi bu  kanun  insanları  nasıl etkileyecek ? Yani  sokaktaki adam  bu kanunu nasıl  hissedecek? Yani bu kanunun  iyi  yanları nedir?   Yani  kebapçı   Ahmet, taxici  Sinan  ve muhasebeci Nihat  bu kanunu nasıl yaşayacak?  Bunu  size  anlatmadan  önce  ben  bir durum analizi  yapayım. Şöyle olaya dışardan  bakar isek.  Yeni İslam kanunu bir çok aktörün karşılıklı çıkar ilişkileri ve  koalisyonları ile dolu, ben burda  dış mihraklara  girmeyeceğim,  benim  analizimin konusu iç  mihraklar.  Dış mehraklar  hususunda Fuat  Sanac  çok daha bilgili. Bu  Dialog Forum İslam aslında  Fuat Sanac tan önce denendi. O zaman ki  başkan Anas Schakfeh gercenten  Fuat  Sanac'tan  çok daha diplomatik bir adamdı, ama onun zamanında da İGGO demokratik ve tranzparenz değildi. Ednan Aslan daha yeni  yeni ısınma turları  atıyor o  sıralar, röportajları  sadece die Presse de yayınlanıyor. O sıralar daha müslüman  olduğundan utanmıyordu. Bu  Dialog Forum İslam girişimini  denendiğinde  Schakfeh  olayı  gördü ve bütün dinlerin olduğu  ortak bir  platform teklif etti. Bu  şekilde eğer  konuşulacaksa  bütün dinler  bereber  konuşsunlar ve  ordan ortak bir karar çıksın, bu şekilde tartışmayı geniş bir alana yaymış olursun , işte  o zaman"Auslandfinazierung" yurt  dışı  finasmanı meselesi konuşulurken Kartholik kilisesi bu bizim kırmızı  çizgimizdir deyip atacak. Yani  hükümet  böyle  bir kanunu  uygulayamacak. 


Çok iyi  hatırlıyorum  yeni  anayasa  uzun bir aradan sonra  geldi,  ve  ben dahil herkez yeni  bir başlangıç daha  katılımcı , demokrat  bir İGGO  hayal ettik, ATIP  uzun zamandan sonra  İGGO  katılmış yeni  bir soluk ve ekip  getirmiş,  bir  önceki İGGO den daha geniş bir kitleye hitap  eden yeni bir  kurum. Fuat Sanac  Avusturya'da yaşayan  bütün türklerin uzun yıllar çektikleri  bir hasreti giderdi.  En sonunda İGGÖ'nün başına  bir Türk  başkan geçmişti. Büyük bir uzlaşmanın mütevazı bir sonucu. Ta ki  kasım 2014 de kadar,  o zamana kadar bende kendisini  değişik  yer ve zamanlarda  gördüm dinledim ve okudum,  cami  açılışları,  kermesler. Bir başkana  yaraşır bir şekilde  her çağrıldığı  yere gitti, sonuçta anayasaya göre  görevi  İGGÖ  dışarıya temsil etmek ve  Obersterrat  yani  yürütme kuruluna  başkanlık  etmek.  Bu  Obersterat 11 kişiden oluşmakta  ve eğer bunlar isterlerse  başkanı  görevden alabiliyorlar. Şimdiye kadar  böyle bir  girişimde bulunmadılar. Fuat  Sanac'ı  gören Ednan Aslan hemen ÖVP ye  koştu  ve dediki şuan istersek Nürnberger Irkçılık kanununu bile geçiririz  çünki İGGÖ başında Fuat Sanac var. Hemen Dialog  Forum İslam başladı,  sonunu  görmeden  ( bak  burda  iyi niyetli  yaklaşıyorum  Ednan Aslan ile anlaştılar  demiyorum) bu  tezgahın  içine  girdiler. İlkesel  olarak  islam düşmanı  olan bir ÖVP ve  ilkesiz  bir SPÖ den pazarlık etsen ne çıkar. Eğer  Fuat Snac  gerçekten anayasal yetkilerini  kullanmış olksaydı, eğer Fuat Sanac  gerçekten  idare edip  siyaset yapmış  olsaydı işte  o zaman  bugün bize  bu kanunun ne kadar  güzel olduğunu açıklamazdı. Fuat  Sanac  kanunun  iyi  yanlarının  olduğunu da söylüyor,  her ne kadar kendisi kanunun kötü  yanlarına  karşı olsada. Aslında  Fuat  Sanac  bu bilgiye  gerçekten ulaştı ama  ne yazık ki  bu bilgiden  bir eylem yada siyaset  üretemedi, çünki  o başkan  olmayı sadece cami  açılışlarına gitmek ve islamın Avustruya'daki  sevimli yüzü olmak zannetti. Oysa  hemde böyle  fırtınalı  bir dönemde İGGÖ  başkanı olmak demek ateşten gömlek giymek demekti. Ben Fuat Sanacın belki şimdi  biraz farkına vardığını  düşünüyorum.

Fuat Sanac bu  dialogdan kimseyi haberdar etmedi, kendisi her basın açıklamasında kendisine  gelen mailleri  yönlendirdiğini  söylüyor ama bir maili bir adresten başka bir adrese yollamak  başkanın görevi değildir. Başkanın görevi o mailde  neler yazdığını  insanlara doğru ve  samimice anlatmaktır.  Sonuçta  Fuat Sanac  orda bostan  korkuluğu değildir. Bulunduğu  makamın anayasal  tarifi  müslümanları  dışarıya temsil  eder diyor.  Siz  bu kanun sürecinde  her hangi  bir temsiliyet  gördünüz mü? İslam   kanununu  Avusturya'da hala savunan iki kişi  var medyada biri  Fuat Sanac  biride Sebastian Kurz. Sizce bu kanunu  savunmak utanılacak bir şey değil mi? Sizce  müslümanları   temsil eden bir başkan kendisini ikinci sınıf bir dini topluluğun  başkanı yapan bu kanundan utanmıyor mu? Ben  müslümanları   böyle bir başkan temsil  ettiği için  utanıyorum ama Fuat Sanac  hala bu kanunu ısrar  ile  savunuyor? Lütfen birisi  Fuat Sanac'a anlatsın; şuan  kendisi Avusturya açık hava gettosunda yaşayan müslümanların  ikinci sınıf  başkanıdır. Başkan  banunla da kalmıyor bize  kanunun  diğer  başka  güzel  taraflarınıda anlatıyor. Artık  müslüman  mezarlımız var ve bu kanun sayesinde bu mezarda  müslümanlar  öldükten  sonra  müslüman  olarak  ebedi kalabilecekler   bunu  pazarlıklarda  çetin mücadelesi sonucu  elde etti. Benim bu islam kanununda  tek güzel bulabildiğim yani budur, müslümanlar mezarlarında  ebediyen kalırlar, yani  hıristiyan  mezarları  gibi  süreli değildir,  bence  bu madde  bu kanunun tek iyi  yanıdır.

Bu  en son İGGÖ seçiminden sonra beklediğimiz  olmadı , eski  düzen aynı şekilde devam etti, burda  ATIP de  üstüne düşen feraseti  gösteremedi. Evet  biliyorum bir diplomat  olarak Müşavirin bulunması  teknik  olarak  bir hata,  ve ATIP müşaviri  süreli  geliyor, tam integre  olacakken geri dönüyor  siz  burda ATIP içinde  burayı tanıyan  siyasete,  olaylara  dile, hakim bir  karar merci üretemedikten  sonra,  sizin hakkınızda  her türlü kanun çıkartırlar. Beni esas cildirtan , kasım 2014 den beri  bu olayın  içindeyim,  ilk  baştan bu yana siyasi  tartışmayı   dağıtmayı planladım. İlk yaptığım Panelde moderatör  olarak  inançlı  bir  katolik Adalbert Kırım seçmek oldu, çünki bir  katolik olan Adalbert Kırım  yeni islam   kanununa Fuat Sanac tan daha fazla  karşı  duruyordu. Kanun sürecindeki bütün aktörleri  içine alan, bir  Panel olacaktı , SPÖ bir yetkili yolladı , son andan ÖVP de yolladı ama  Fuat Sanac  gelmedi. Eğer gelseydi ve  bizim sorularımızı  cevaplasaydı, eğer  yanina diğer başka  dini cemaat ve dernekleride alsaydı, bu kanun  için  kamuoyu  yapsaydı,  insanları  bilgilendiren, videolar, metinler,  programlar düzenleseydi,  kanuna karşı  bir yürüyüş  düzenleseydi. Fuat Sanac bize hep hükümetin kırmızı çizgilerinde  bahsetti,  birde  kendi  kırmızı çizgilerini   görsek. Var mı  Fuat Sanac'ın kırmız çizgileri?  Yoksa  o her kırmızı  çizgiye  uyum sağlıyor mu  ? Yoksa  onda hep  beyaz  çizgi mi var? Ben  müslümanları   temsil eden bir başkanın  birden çok  kırmızı  çizgisi olduğunu  düşünüyorum. Mesela  müslümanların  ikinci sınıf vatandaş  olmaları   kırmızı  çizgisi olmalıydı. Hükümet her halükarda bu kanunu çıkaracak biz  istemesekte diyor Fuat Sanac, peki senin görevin  orda çıkan  kanunları uygulamak mı? Yani  sen  olmasaydın başka biri başkan olsaydı oda mı senin gibi  bu kanunun ne kadar güzel olduğunu  bize anlatırdı?

Senin  Ednan Aslan  gazeteye  çıkıp  müslüman  olduğumdan  utanıyorum dediğinde, basın açıklaması  yapıp  kınaman gerekiyordu. Eğer sen  çıkıp   o zaman Ednan Aslan'a isminin  basında islam  olan tek  devlet kurumunun yöneticisi müslüman  olmaktan utanıyorsa derhal  istifa  etmelidir diye  açıklama yapsaydın, şimdi  bu  yeni islam kanunu yerine  gürtel de yapılacak camiyi  konuşuyor olacaktık. Bu  anlattıklarım sizinde sinirinize   gidiyor mu? Eğer Fuat Sanac yaptığımız  Panele  gelseydi ona  dünyadaki  tanınan saygın bütün dini  kurumları ve üniversiteleri ile birlikte  Viyana'da 1 ay içinde bir program düzenlemeyi  teklif edecektim. Düşnebiliyor musunuz? Aralık ayında Viyana'da Avrupa ve Dünyadan gelen alimler, islam kanunu hakkında  bir  hafta tartışacaklar. Böyle  bir ortamdan yani  bütün dünyanın akademik ve medyatik  olarak  yoğunlaştığı bir yerde  böyle bir kanun çıkarmıydı  sizce? Yeni islam  kanununa karşı parlamento önünde  yapılan gösteriye  150 kişi katıldı. Ben  bile bazen  uzaydan kontrol edildiğimi  düşünüyorum,  iki milyonluk bir şehirde 150 kişi  içinde olmak  pek  hayra alamet değil.

Ednan Aslan  her  televizyon kanalında, her gazetede islam  kanununu savunuyor, size de tuhaf geliyor mu? Fuat Sanac ta savunuyor. Ednan Aslan aralık ayında  Lise  öğretmenlerine dini  radikalleşmaye karşı bir  konferans verdi. Bu konferansta  Avustruyalı lise  öğretmenlerine radikalleşen   müslüman  öğrencileri  nasıl tespit edecekleri hakkında  derin  teolojik  bilgisi ile  aydınlattı. Eğer bir öğrenci şu  kelimeleri  kullanırsa, radikalleşme tehlikesi olabilirmiş: Maşallah, Şubhanallah, Elhamdülullah, Bruder , Ahi, Yani ...........  Ednan Aslan Viyanın  ortasında  bütün  lise  öğretmenlerine bunları anlatıyor  ve  İGGÖ başkanı  buna karşı  bir tepki göstermiyor? Sizce  Ednan Aslanın yaptığı mı  ahlakidir? Yoksa Fuat Sanacın bu  olaya tepki  göstermemesi mi ? Daha  vahim  olanı  Ednan Aslan gelecek hafta İlkokul  öğretmenlerine  radikallaşmeye karşı  bir konferans  verecek. Yani  muhtelemen eski  yazdıklarını powerpoint kullanacak  ve  İlkokul öğretmenlerine eğer okulda çocuklar maşallah, şubhanallah, ahi, yani  gibi  kelimeleri  kullanırsa  radikalleşme  tehlikesi olduğunu anlatacak. Şimdi  Avusturyalı  ortalama ilkokul   öğretmenini  getirin gözünüzün önüne , Viyana'daki öğrencilerinin yarısı müslüman  olacak  bazı  yerlerde  sınıfın  2/3  müslüman. Bu öğretmenler  senin  benim  çocuğumu  eğitecek, kebapçı       Ahmet, taxici  Sinan'ın, muhasebeci Nihat'ın çocukları  okulda, selamün aleyküm, yani, elhamdülillah  dediği  için, öğretmeni  tarafında  şüphe  ile bakılacak,  belki çok  söylüyorsa ,  müdürün yanına çıkacak,  belki  okula polis  çağıracaklar,  kobralar silahlı gelip  potansiyal teröristleri  inlerinde  yakalayacak, düşünebiliyor musun muhasebeci Nihat? Sana işte  telefon geliyor,  okul idaresinden  çocuğun  hakkında  önemli bir gelişme için, sende kafanda bin bir senaryo ile okula koşuyorsun, karşında  Avusturyalı tipik bir  ırkçı  ÖVP yada SPÖ'lu  bir öğretmen, ve seni  çocuğun tenefüste  elhamdülillah dedi  diye  uyarıyor,  sen  ne söylerdin çocuğuna? Oğlum  Fuat Sanac bizim  için elinde  geleni  yaptı, hükümetin kırmızı çizgileri var ama, hem bu kanunun iyi  yanlarıda  var mesela sen  öldükten sonra ebediyyen  mezarda müslüman olara kalacaksın,  ölene kadar  ikinci sınıf vatandaş  olarak yaşayacaksın ama  unutma bunu  Fuat Snaca borçlusun, eğer  o  olmasaydı, hükümet  her halükarda bu kanunu yapacaktı, şükür ki  Fuat Sanac  var,  o İGGÖ   başkanı  olmasaydı biz ne yapardık?  Ne  olurdu  Avusturya'daki müslümanların   hali? Sonra çocuğunun  gözlerinin içine  bakarak bunları söyleyip  eve giderdin değil mi? Şu  ana kadar İGGÖ den  bu  yapılacak  Anti-Terrör   kursu için bir açıklama  gelmedi,  inşallah İGGÖ'nün  olaydan hala haberleri yoktur, eğer yoksa  hemen bir açıklama yapsınlar lütfen.


Ne zaman  müslümanların  düğünlerini  kamu  güvenliğine aykırıdır  diye yasaklamaya  başlarlar bilmiyorum, ama bu  kanunda bunu yapmak çok  kolay. Peki  Fuat Sanac  kimi temsil  ediyor?  Fuat Sanac bulunduğu makamı babasının mali zannediyor,  orasını kendi  dükkanı zannediyor,  kendi  görevi, yani  İGGÖ  başkanı  olması  maaş  bordrosunda değişmedi  o hala Chefinspekteur  maaşı alıyor, yani Avusturya devleti  veriyor, aslında  bulunduğu  makam gereği msülümanları  temsil ediyor ama maaşını  devletten alıyor, aynı  Ednan Aslan gibi. Oda  maaşını devletten  alıyor ve müslümanların din dersi öğretmenlerini yetiştiriyor ,  her ne kadar şu sıralar müslüman olmaktan utansada kebapçı   Ahmet'in, taxici Sinan'nın  ve muhasebeci  Nihat'ın çocuklarının   din dersi öğretmenini yetiştiriyor,bu  yeni kanuna göre Ednan Aslan  muhtemelen bu  açılacak yeni İlahiyat fakültesinde  Dekan olacak, yani imamlarımızı  müslüman  olmaktan utanan biri yetiştirecek,  ne  güzel değil mi? Peki şimdiye  kadar  bu  Ednan Aslan  hakkında İGGO yada  herhangi başka bir cami, dernek,  kurum  kuruluş bri kınama, yada itirazda  bulundu mu ?





Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl 2020 Wien

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl  2020 Wien  1- Für alle Wiener Schulen 2 Wochenstunden Angebot: Empathie,  soziale Verantwortung ...