Mittwoch, 23. Juli 2014

Cemaat, Ak Parti, Gazze

Cemaat, Ak Parti, Gazze

Şu Ramazan ayında Ak partililerin, Kürtlerin, Alevilerin Erminilerin ve Cematın hasretini çektiği Adalet gelsin artık. Ben Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'ye yapmış olduklarını bütün ruhumla destekliyorum. Bizi 90 yıllık bir Yeniçeri diktasından kurtardı, ve 30 yıllık bir savaşı bitirerek benim Nobel barış ödülümü aldı. Ama cemaat ile olan ilişkisinde ve diğer olaylarda özenle dikkat etmeli, artık şeffaf devlet, ve adalet anlayışı hakim olsun, devlet kendi memurunu korumasın, eğer bir yerde suç var ise, cezanlandırılsın , vatandaş bunu istiyor hemde muhalefetinden iktidarına kadar. Bunu yaparkende adalet ile yapsın. Bir cemaate olan kinleri onları adaletsizlik yapmaya teşvik etmesin. Hiç kimse bir kişiye sempati duydu diye suçlanamaz, yoksa Başbakana sempati duyanlarda suçlu sayılabilir başka sempatizanlar tarafından, Bir hakim yada polis sadece bir şüpheden dolayı yerinden edilemez, buna adaletsizlik derler, suç işlemesi ihtimali olmak insanı suçlu yapmaz, suç ancak işlenmiş ise suçtur. Ak parti şu yeni Türkiye'de bize tarihimizde yaşanan bütün trajedileri açık açık göstersin, Ermeni komşularımıza ne olduğunu artık anlatsın bize çünki biz büyüdük çocuk değiliz, Rum dostlarımız nerde ? Dersim neresi ? Maraşta ne oldu ? Sivasta kim neden yandı ? Bunlar mahkemeler tarafından açıkça incelensin. Hirant Dink ölümü ile ancak taşları yerinden oynatabildi. Hürriyet gazetesinin haberleri ile, bütün istihbarat sisteminin gözü önünde bir can sokak ortasında öldürüldü. Ben sekiz Türkün sadece Türk oldukları için kafalarından vurularak öldürüldüğünü yaşadım. Almanyanın Hürriyet gazetesi Bild gazetesinde birde bu ölenleri suçlu göstermesi bana çok tanıdık geliyor.  Alman gizli servisinin gözetiminde katledildiler. Bu sırada Başbakan Erdoğana demokrasi dersi veren Cem Özdemir bu olayı Gizli servisin beceriksiz bir çalışması olduğunu söyleyebildi. Sonuçta kendiside o gizli servis tarafından korunuyor biraz dikkatli olması lazım. Ben Başbakanın yapmis olduklarını desteklerken sadece Kürdistan için değil ayrıca Viyana ve Mannheim içinde gecerli olmasını istiyorum. Hatta biraz daha evrensel düşünürsek, Gazze ve Ukrayna'da da aynı barışın derhal sağlanması lazım.

Savaş uzaktan seyredilebilen bir Trashfilm değildir. Savaş ne kadar uzakta olsada seni er yada geç vurur. Hollanda Ukrayna'ya en uzak Avrupa ülkesi ve savaşın  ilk tecrübesini yaptılar. Hollanda Kiralı bu felakatı İkinci Dünya Savaşında sonra ikinci büyük felaket olarak tanımladı. Bugün Rapid Wien ve Galatasaray maçında bir grup gösterici sahaya inerek Filistin bayrakları gösterdiler. Standard gazetesi ve diğerleri artık yazmıyorlar bile Gazze haberlerini sanki katliam denen bir şey yok şu an. Avrupalı ve Batılı denen bütün tanınann yüzler çıkıp utanmadan Hamas'ı suçladılar ve İsraile başsağlığı dilediler. Sanki Bush döneminde bile ulaşılamayan o büyük İttifak bu defa Gazze için ortaya çıktı. Ben bu Birleşmiş Milletleri hicbir zaman tasvip etmedim, sonuçta Bütçesi Tokyo Belediyesi İtfaiyesinden daha az olan bir kurum ne yapabilir. Bazı seçilmiş koloniyal kafalara ikinci dünya savaşında sonra uygun bir istihdam yaratıldı bu şekilde. Birleşmiş Milletler asla bir birleşemediler , tarihlerinde birleştikleri tek karar Saadam Hüseyinin Kuveytten çekilmesi için yapılan operasyon. Bunun dışında hep ayri kaldılar. Burda da görüldüğü gibi Birleşmiş Milletler 1918 den sonra bu toprakları bu devletlere bölmüşlerdi hala aynı beklentide diretmekteler. Kendi açılarından elbette haklılar sonuçta kendi paradigmal pencerelerinden bakınca onlarda israilliler gibi gazzedeki katliamı gayet doğal ve gerekli görüyorlar. Hatta şu müslümanların mümkünse kendi ülkelerinden de gitmelerini istiyorlar. Bu bazen sağ bazen sol bir renk alsada genelde yol bu koloniyal zihniyettir. Bu zihniyet Türkiyede Kemalistlerle aynı kafa, çok çabuk anlaştılar. Onun için Bild gazetesinin genel yayın yönetmeni telefon ile Ertuğrul Özkök'ü arar, Özkök'te Bild gazetesinde bazen yazı yazar. Şimdi Türkiye'de yaşanan Avrupa'lılar için tam bir şok. Erdoğan sonuçta Avusturya Medyasi için bir diktatör olduğu için onun sempatizanlarıda otomatik olarak diktatör olarak görüldü. Hiç bir zaman Erdoğan sempatizanları suçlu olarak gösterilemez çünki birisine sempati duymak suç değildir. Cemaate de sempati göstermek suç değildir olmamalıdır.


Şu Ramazan bayramına Gazze de barış içinde girilmesini Allah'tan Niyaz ediyorum. Artık kalıcı bir barışın bu topraklara gelmesi gerekiyor bunun içinde vicdanı olan herkes elinden geleni yapacak. Gazze'ye karşı duyarlılığımızı gerektiği her zaman göstereceğiz. Bizden oy istemeye gelen politikacılardan Gazze hakindaki fikirlerini soracağız, ve onlara kendi fikirlerimizi anlatacağız. Böylece siyasi bir aktör olacağız. Elbette gösteriler, imza kampanyaları, protesto mailleri yapılacak. Mümkün öldüğü kadar organize olarak bu siyasi telebimizi duyulur yapmamız lazım. Bunun ilk meyvesini Pazar günkü yürüyüşte aldık. Hans Rauscher bile tehlikenin farkına varmış. Viyanada kafamıza bombalar düşmeden geçirdiğimiz bu kutlu Ramazan ayı bitmeye yaklaşırken kendimizi tekrar muhasebe etmemiz lazım. Sizin gibi barış içinde cocuklari ile bir gelecek hayal etmek isteyen insanlardan oluşuyor Gazze sekiz yıldır abluka altında ve pisokopat bir iktidar tarafından teröre mağruz kalıyor hemde keyfi sebeblerden dolayı. Ariel Sharon'un aranan bir terrörist olarak İngiliz sömürge valiliği tarafından asılan resimleri daha kısa süre önce idi. Yaşır Arafat'ta uzun yıllar terörist olarak tanındı ama sonra herkes onun Filistin devlet başkanı olduğunu kabul etti. Aynı batı Rolex takan Halifeyi nasil içselleştirir onu bilemiyorum.Haberlerde yaşanan katliamı çocuklarına anlatamayan her baba bu düşüncesini herkese anlatmalıdır. Gazze deki insanlarında Viyanadaki gibi, musluklarında su akmasını, alışverişe  gittiklerinde ihrtiyaclari olanı bulmak istediklerini anlatsın. Eğer bir yerde imkan yoksa tünel kazılır. Demek ki kimse ordan mormal yol ile dışarı çıkamıyor. Siz hiç hayatınızda açık hava hapisanesinde yasadiniz mi? Ayrıca bütün Uluslararası hukuk kitaplarını karşıtırın hatta modern SIPRİ metodunu kullanın Gazze'de yaşanan bir savaş değil katliamdır. Katliam olduğu icin de suçtur ve cezalandırlması gerekir. 

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl 2020 Wien

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl  2020 Wien  1- Für alle Wiener Schulen 2 Wochenstunden Angebot: Empathie,  soziale Verantwortung ...