Sonntag, 2. August 2020

Ey kendini Avusturya’da siyasete adamış Türk genci !

Ey kendini Avusturya’da siyasete adamış Türk genci !


Birinci vazifen her sene dünyada  yaşam kalitesi en iyi seçilen Viyana'nın  şanını  muhafaza ve müdafaa etmektir 


Bu vazifeni icra ederken   sana gaz veren senden görünen şarlatanlardan  sakın 


Bu mücadelede Dahili ve harici dusmanlarini unutma 


Bütün camilerin,  derneklerin hırs sahibi beceriksizler  tarafından ele  geçirilmiş olabilir. 


Seni temsil ettiğini söyleyen kişi, kurum ve kuruluşlar; gaflet, dalalet ve hatta ihanet içinde olabilirler 


İşte bu ahval ve şerait içinde  İşgal kuvvetlerinin sana sunduğu adaylara sakin inanma ve oy  verme 


Eksik de olsa "Orjinal" olana oyunu  ver 


Unutma muhtaç olduğun kudret Sacher torte nin içindeki çikolatada mevcuttur 




Haçlı seferlerinde  Avrupalılar müslümanları daha yakından tanıdılar 12. yy Avrupası islam dünyası ile  mukayese edilemeyecek bir seviyede. İslam medeniyeti şehirli bir kültür ortaya çıkardı ve bu kültür Cortuba'dan Semerkant'a kadar  olan bir coğrafyada tarihte eşine az rastlanır bir sinerji meydana geldi. Bir taş havaya atıldığında çıkabildiği en yüksek nokta aynı zamanda düşmeye başladığı noktadır.  Haçlı seferleri sırasında islam medeniyeti zirveye ulaşmış ve düşmeye başlamıştı Avrupalılar pusula, barut, sayılar ve  matematiğin yanında eleştiriyi (şerh ,gıyase) aldılar yanlarına. Avrupa'ya dönen haçlılar   kilisenin müslümanlar üzerine yapmış  olduğu   propagandayı dinlemediler dinleseler  önemsemediler. Kendi halleri üzerine düşündüler neden bu haldeyiz neden Hristiyanlar  geri kaldı? Müslümanlar  aldı başını  gittiler neden biz doğru inançta olmamıza rağmen böyleyiz? diye  soranları oldu tabi.


Bağnazlığın bol olduğu  memleketlerde  söz söylemek zordur. Böyle zor durumlarda  bile insanlar  muratlarını ifade etmeyi hep başarmışlar. Rönesansta  yeni bir yazı kültürü ortaya çıkmış  başı sansür yada kilise  ile sıkışan hemen suçu bir müslüman düşünürün üstüne atmış. Anlatmaya  korktuğu bir hikayeyi bir müslüman alım şöyle anlattı  diye yazmış. Cervantes Don Quichot yazdığında engizisyon ile başı belaya girince  kitabı kendisinin yazmadığını Endülüslü bir alimin yazdığını kendisinin tesadüfen bulup tercüme ettiğini söyler ve bu şekilde ölümden döner. Aslında Avrupa Rönesansı  bir şekilde  başkası üzerinden  kendini tanımaktır. Aslında başkası dediğimiz  içimizdeki ötekidir, aslında  sonuçta bir  bütün olarak düşünürsek elbette  ikiside tekdir. Ama kendine başkası  üzerinden bakabilmek çok zordur bir o kadar da değerlidir çünkü ancak o zaman kendinin göremeyeceğin bir açıdan bakarsın.


Avusturya'da siyaset yapmak isteyen  türk müslüman için birkaç  tavsiyem olacak. Siyaset seni seçmeyen insanları yönetebilme sanatıdır. Seni seçen insanlar senin tarafından yönetilmeyi kabul ettikleri için zaten  sorun yoktur. Asıl önemli olan seni seçmeyen insanlardır. Genelde seni seçmeyen insanlar bir  blok değildir değişik din, dil ve mutfak gibi kültürel, meslek, eğitim ve siyasi görüşler gibi sosyolojik  gruplardan  oluşur. Bu sosyo-kültürel yapılar  hem kendi aralarında  esnek, geçişken ve sürekli bir dinamizm  içinde değişir işte siyaset bu  noktada kendine kurduğun ittifaklar ve dostluklardır. Bu kuracağın  ittifaklar senin yeteneğine, zamana ve diğer aktörlere bağlıdır. Burda  en  önemli olan stratejik ve taktik  ittifaklarını, dostluklarını  iyi belirlemem gerekir.


Siyaset ikna etmektir. Korkutmak, kandırmak değildir. İnsanları ikna etmenin birinci şartı güven ile  başlar ancak karşılıklı güvenin  olduğu  karşılıklı saygının ve değerin  olduğunu bir yerde ikna  olabilir. İkna etmek için açık, şeffaf olunmalı, her türlü yalan, şantaj  ve  korkutma  siyaseten bir başarı  elde ediyormuş gibi  görünebilir ama başarılı olan siyaset  ikna etmektir. Nikola Machavelli  Prens'e bütün  öğütleri verdikten sonra ekler:"Ey prens sakin  unutma halkın sevgisi kale duvarlarından daha  güçlüdür".


Ey Avusturya'da siyaset yapmaya niyetlenmiş  Türk Müslüman genci. Eğer varolan bir  parti içinde isen zaten kimse  fikrini merak etmeyecektir. Zaten öyle bir  ortam olduğunda parti'nin PR sözcüsü sana ne söyleyeceğini bildirir. Eğer kendin bir siyasi oluşum  içine girip özgür ve hür siyaset  yapmak istersen sana gelecek olan şu dört soruyu iyi çalış: Ermeniler, Kürtler, Eşcinsellik ve Erdoğan. Bu sorulara  ben yerel  politika  yapıyorum  benim dış işlerim Burgenland  yada Niederösterreich diye cevap verebilirsin. Seçim sonuna kadar belki kimse seni ciddiye almaz  ama birgün gazetecinin birisi sana bu sorulara siyasetçi olarak değil şahsi olarak,  özel olarak cevap verir  misiniz? Derse. Bu dört  konu hakkında senin  özel fikrini merak ediyoruz derse; ya gözlerinin içine bakıp cevap vermeyeceksin, yada Avusturya'da yaşayan seni seçmeyen çoğunluğu  ikna etmen gerekecek. Şimdiden bu zorlu yolculuğunda sana  büyük başarılar diliyorum.



Miguel de Cervantes Saavedra (29 Eylül 1547 — 23 Nisan 1616), İspanyol romancı, şair ve oyun yazarıdır. Modern Avrupa'nın ilk romanı olarak kabul edilen magnum opusu Don Kişot, Batı edebiyatının klasikleri arasında yer alır ve bugüne kadar yazılmış en iyi kurgusal eserlerden biri sayılır.





Quelle:Wikipedia







 

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl 2020 Wien

Meine Forderungen für die Gemeinderatswahl  2020 Wien  1- Für alle Wiener Schulen 2 Wochenstunden Angebot: Empathie,  soziale Verantwortung ...